Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
hayat veren
"hayat veren"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 5 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
hayat veren
refresher
i.
2
Genel
hayat veren
vivificative
s.
3
Genel
hayat veren
life-giving
s.
4
Genel
hayat veren
vivific
s.
5
Genel
hayat veren
inspiriting
s.
"hayat veren"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 15 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
hayat veren kan
lifeblood
i.
2
Genel
hayat veren şey
vitalizer
i.
3
Genel
hayat veren şey
vitaliser
i.
4
Genel
hayat veren etken
invigorator
i.
5
Genel
çiy gibi tazeleyip hayat veren şey
dew
i.
6
Genel
yeni hayat ve enerji veren
renewing
s.
Colloquial
7
Konuşma Dili
canlandıran/hayat veren şey
a shot in the arm
i.
8
Konuşma Dili
hayat veren/dirilten/enerji veren şey
a shot in the arm
i.
Idioms
9
Deyim
(şaka yollu) hayat/yaşam mücadelesi veren
on the struggle bus
zf.
10
Deyim
(şaka yollu) hayat/yaşam kavgası veren
on the struggle bus
zf.
Insurance
11
Sigortacılık
hayat sigortası poliçesinden elde edilen karın yatırım portföyüne birimler halinde yatırıldığı ve böylelikle potansiyel ek gelir imkanı veren poliçe
unit-linked
i.
12
Sigortacılık
hayat sigortası poliçesinden elde edilen karın yatırım portföyüne birimler halinde yatırıldığı ve böylelikle potansiyel ek gelir imkanı veren poliçe
unit-linked insurance fund
i.
13
Sigortacılık
hayat sigortası poliçesinden elde edilen karın yatırım portföyüne birimler halinde yatırıldığı ve böylelikle potansiyel ek gelir imkanı veren poliçe
unitised insurance fund
i.
14
Sigortacılık
hayat sigortası poliçesinden elde edilen karın yatırım portföyüne birimler halinde yatırılmasıyla ek gelir imkanı veren poliçe
unit-linked policy
i.
History
15
Tarih
rusya imparatorluğu'na hayat kadınlığı izni veren sarı bilet
yellow ticket
i.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of hayat veren
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy